Türkiye’de En Çok Neyi Özlüyorum?

Burada tabi ki asıl özlenen şeylere girmiyor ve yemek, içmek ve gezmek bakış açılarıyla yaklaşıyorum. 

Yemekten sonra gelen çay

Önemli. Değeri kaybetmeden bilinmez.

Her köşe başındaki çiğ köfteci

Çiğ köfte bulmak mümkün de böyle her köşe başında bir Adıyamanlı usta olsun istiyorum ben daha ziyade.

Antep fıstıklı çikolata

Yani neden kimsenin aklına çikolataya fıstık koymak gelmiyor anlamıyorum.

Yeşil erik

Of of… OF.

Tost

Sucuklu. Antakya tostu. Kumru. Ne olursa.

Denizde açılmak

Dalgalar beni yutar mı, köpekbalıkları beni yer mi, deniz analarına yem olur muyum diye düşünmeden açılmak.

Ve denizde üşümemek

Bozcaada denizi sıcaklığı bile kabulüm. O derece.

Çıtır mantı

Güzel şey.

Taharet musluğu

Yokluğuna alıştım sanıyorsun, sonra bir daha kullanıyorsun, anlıyorsun ki aslında hiç alışmamışsın… 

Restoranda yemekten önce yarım çorba içmek

Tercihen mercimek veya domates.

Kahvaltıya gitmek

Avokadolu tost yerine ekmeğimi zeytinyağına banabilirsem çok mesud olurum.

Kalorifer

Isıtma sistemi diye bir şey var arkadaşlar, neden kullanmıyoruz?

Börekçi

Sarıyer Börekçisi tercihim.

Etiler’den Bebek’e inmek

Yani Boğaziçi’nde okudum, ne diyebilirim.

Bir saatte başka ülkeye gitmek

3672682 saat sürmesinin aksine. Mars’a gitsem daha yakın aslında diye düşünmeden.

Yoğurda Greek Yoghurt denmemesi

Bakın oturup dolmayı, musakkayı tartışalım, hatta baklavayı tartışalım, ama yoğurt ya yoğurt. Elinizi vicdanınıza koyun.